Ana içeriğe atla

Kokpitte Dini Gerekliliklerin Yerine Getirilmesi ve Sürdürülebilir Uçuş Emniyeti

 

Kokpitte Dini Gerekliliklerin Yerine Getirilmesi ve Sürdürülebilir Uçuş Emniyeti

0

THY Operasyon El Kitabı 8.3.10.1 Uçuş Ekibi Üyeleri bölümü C maddesi aşağıdaki şekilde değişiklik yapılarak SHGM tarafından onaylanmıştır. Konuya ilişkin maddenin orijinali ve Türkçe ifadesi aşağıda sunulmuştur.

(C) Turkish Airlines recognizes the importance of flight crew members mental and physical well-being during flights. Therefore, flight crew members are permitted to take short breaks during non-critical phases of flight for light exercise, such as stretching and etc. Or meet the requirement of his beliefs, such as prayers and ect.in the flight crew compartment.

(C) Türk Hava Yolları, uçuş mürettebatının uçuş sırasında zihinsel ve fiziksel sağlığının öneminin bilincindedir. Bu nedenle, uçuş ekibi üyelerinin uçuşun kritik olmayan aşamalarında esneme vb. hafif egzersizler için kısa molalar vermelerine veya kokpitte dua vb. inançlarının gereklerini yerine getirmelerine izin verilmektedir.

Değişik disiplinlerde uçtuğum 41 sene içerisinde bu konuda hiçbir kimsenin şikayetini veya mağduriyetini duymadım. Dini gereklilikler ve inançlar kişi ile Tanrı arasında sürdürülen bir iletişim olmasına rağmen bu konunun niçin gündeme getirildiğini anlamak mümkün değildir.

Tüm havacılık sektöründe öncelikli ve bilhassa operasyonel emniyet konusunda çözüm bekleyen sorunların olduğu hepimizce bilinen bir gerçektir. Böyle olmasa ciddi olay ve kazalar söz konusu olmazdı. İşletmelerin emniyet birimlerinin öncelikli görevi işletmenin operasyonel süreçlerindeki tehditleri tespit ederek yapılacak risk değerlendirmeleri sonuçlarına göre gerekli önerileri Sorumlu Müdür adına işletmeye sunmak ve takip etmektir.

(C) maddesindeki “kritik olmayan safhasında” ifadesi çok önemli olup buna nasıl karar verilecektir. Havacılık sektöründe çalışan ve havacılık bilgi ve kültürüne sahip bazı kişiler “DÜZ UÇUŞ” safhası böyle değil mi diye sorduklarını hissediyorum.
Unutulmamalıdır ki düz uçuş safhasında çarpışan hava araçları vardır. Seyir seviyesinde “açık hava türbülansı” ile karşılaşılması nedeniyle uçuş ekibinden ve yolculardan birçok kişinin yaralandığı olaylar bilinen bir gerçektir. Uçaklarımızdaki göstergelerin bizlere sunduğu bilgilerin her iki pilot tarafından dikkatlice ve kesintisiz şekilde izlenmesi ve değerlendirilmesi sonucu bu tip hadiseler öncesinde gerekli önlemler alınarak (irtifa veya rota değişikliği, süratin azaltılması vb) çok daha sorunsuz atlatılabilmektedir.

Dolayısıyla “kritik olmayan safha” oldukça göreceli olup her bir uçuşta değişik safalar çok kritik olabilmektedir. Buna karar verecek olan kişi uçuşun Mesul Kaptanıdır. Yeri gelir bir uçuş boyunca her iki pilotun da bir su içecek zamanı bile olmaz. Böylesi bir durumda nasıl olurda dini gereklilikler öne çıkarılabilir.
C maddesinde yer alan ”kısa süreli dinlenmeler” ifadesinin amacı bilhassa belli sürenin üzerindeki uçuşlarda “Uçuş Emniyetinin sürdürülebilirliğinin devam ettirilmesi hatta arttırılmasını amaçlamaktadır. Dini gerekliliklerin yerine getirilmesinin uçuş emniyetine katkısı nasıl olacaktır mutlaka değerlendirilmelidir.

İslam dini gereklerinden ramazan ayında kokpit ekibinin oruç tutmasına yönelik bazı İslam ülkeleri sivil havacılık otoritelerince çalıştaylar yapılmış ve konuya ilişkin ciddi kararlar alınarak yürürlüğe konmuştur. Bunlardan bazıları örnek olarak aşağıda dikkatlerinize sunulmuştur.

Malezya Sivil Havacılık Otoritesi (CAAM)
Malezya Sivil Havacılık Otoritesi CAAM tarafından kokpit ekibinin ramazan ayında oruç tutmasına ilişkin risklerin ortaya konması için çalışma yapılmış ve aşağıdaki değerlendirme paylaşılmış ve yürürlüğe konmuştur. Alınan inisiyatif özet olarak aşağıdaki gibidir:

“Tüm operatörlere, orucun insan performansı üzerindeki etkileri, tıbbi uygunluk sağlanması konusunda havacılık personelini bilgilendirmeleri ve uçuş emniyetinin her zaman korunmasını sağlamak için bir Standart Operasyon Prosedürü oluşturmaları tavsiye edilmektedir.

Havacılık personelinin emniyet açısından kritik görev sırasında oruç tutmaya karar vermesi durumunda, bunun operasyonun emniyetini tehlikeye atmamasını sağlamaktan sorumludur. Havacılık personeli hipoglisemi semptomları yaşıyorsa emniyet açısından kritik görevleri üstlenmemelidir.

Orucun hipoglisemi ile yakından ilişkili olduğu ve pilotun iş göremez hale gelmesine neden olabileceği vurgulanmalıdır. Pilot inkapasitasyon (incapacitation) prosedürü ve kontrol listesi pilotu, bu durumun ortaya çıkması halinde durumu hızlı ve doğru bir şekilde ele almaya hazırlayacaktır. Oruç tutanlar görev başındayken mürettebatın geri kalanına bu durumu bildirmelidir.

Endonezya Sivil Havacılık Otoritesi
Endonezya Sivil Havacılık Otoritesi de konuya ilişkin çalıştay düzenlemiş orucun insan fizyolojisi üzerinde etkilerini ve bunun uçuş esnasında oluşturacağı tehditleri tespit ederek işletmeler tavsiyelerde bulunmuştur. Hatta bir adım daha öne giderek ülkenin yönetim işleyişinde yeri olan Ulema Konseyinin bilgisine başvurulmuştur.

Konsey kararlarında;
•Pilotların uçuş görevi sırasında oruç tutamayacağı,
• Bunların başka günlerde telafi edilebilmesi için işletmenin tedbir almasının uygun olacağı,
• Müslümanların oruç tutmamasını yasaklamanın yasak olduğu bilgilerine yer verilmiştir,
Endonezya Sivil havacılık Otoritesi işletmelere yayınladığı genelgede aşağıdaki konulara dikkat çekmiştir,
• SOP’de emniyetin ana öncelik haline getirilmesi,
• Emniyet açısından olumsuz etki yaratabilecek bir performans düşüklüğü tespit edildiğinde orucun açılmasının dikkate alınması,
• Durumsal Farkındalığın (SA) artırılması ve CRM gerekliliklerinin yerine getirilmesi,
• PIC’in uçuş öncesi brifingi yukarıda sayılan konuları mutlaka içermelidir.

Otoritelerin böylesi bir konu için talimatlara onay vermesi gelecekte bu konuya bağlı bazı problemler için de yeni onaylar veya uygulamaları devreye sokmasını gerektirebilecektir. Umuyoruz alınan bu karar gelecekte uçuş emniyetini zafiyete uğratacak sonuçlar doğurmaz. Dolayısıyla işletme yönetimlerinin konu hakkında yeniden risk değerlendirmesi yapmalarının uçuş emniyetini arttıracağı düşünülmektedir.

Emniyetli Uçuşlar Dileriz.

 

Eyup Turşucu
Kaptan Pilot (E)
Kaza Araştırma Uzmanı

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

THY Boeing 737-8 MAX Uçağı Yolculu Uçuşa Hazır 10 Nisan 2021

  THY Boeing 737-8 MAX Uçağı Yolculu Uçuşa Hazır 10 Nisan 2021 2 ölümlü kaza sonrası 21 ay boyunca uçuştan alınan MAX uçaklarının geçen süre içerisinde tüm tarafların katkı ve önerileri ile Boeing tarafından gerekli iyileştirmelerin yerine getirilmesi ile Kasım 2020 de FAA, sonrasında EASA ve diğer otoriteler tarafından uçuşa elverişlilik sertifikasının onaylanmasıyla birçok ülkede MAX uçakları uçuşa başlamıştı. THY Genel Müdürü Sayın Bilal Ekşi’nin 9 Nisan günü paylaştığı mesaj ile ülkemizde MAX uçağına sahip iki işletmeden birisi olan THY’nın TC-LCE kuyruk isimli MAX uçağının prosedür gereği olan test uçuşunu başarıyla tamamladığı değerlendirilmektedir. Dolayısıyla başka bir sorun yaşanmazsa kısa süre içerisinde MAX uçaklarının gökyüzünde yolcularıyla emniyetle uçuşa başlayacağını söyleyebiliriz. Alınan bilgiye göre değişiklik olmazsa 12 Nisan günü ilk yolculu uçuş gerçekleşecektir. 20 yıl B737’de pilot olarak görev yapmış bir kişi olarak yolcu koltuğunda da olsa ilk uçuşuna katı...

Air India B787 kazasıyla ilgili ön raporun 11 Temmuz’da yayınlanması bekleniyor

  Air India B787 kazasıyla ilgili ön raporun 11 Temmuz’da yayınlanması bekleniyor Bağımsız Havacılar 7 Temmuz, 2025   PAYLAŞ FACEBOOK TWİTTER WHATSAPP Air India B787 kazasıyla ilgili ön raporun uluslararası havacılık standartlarına uygun olarak 11 Temmuz’da yayınlanması bekleniyor. Air India 12 Haziran günü Ahmedabat meydanından AI171 sefer sayılı uçak, Londra Gatwick için kalkıştan sadece 32 saniye sonra düşmüştü. Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) Annex 13 kurallarına göre Hindistan otoritesi 30 gün içinde ön rapor sunmakla yükümlüdür. Kaza Ön Raporu 12 Haziran kazasına ilişkin olası kaza nedenleri de dahil olmak üzere ilk bilgileri sağlayacak. Raporda ayrıca kaza mahallinden elde edilen bulgular, devam eden süreçte atılacak adımlar yer alacak. Verilen bilgiye göre kaza son raporunun yaklaşık üç ay sonra, eylül ortası civarında yayınlanması bekleniyor. Resmi olmamasına rağmen medyada yer alan ön rapora ait olduğu vurgulanan taslak raporda; KAZANIN OLASI ANA NEDENİ Ai...

Çoklu Pilotlu Ticari Hava Taşımacılığı Pilotlarında Yaş Sınırı 67’ye Çıkarılması Önerisi Yayınlandı

  Çoklu Pilotlu Ticari Hava Taşımacılığı Pilotlarında Yaş Sınırı 67’ye Çıkarılması Önerisi Yayınlandı Bağımsız Havacılar 5 Eylül, 2025   PAYLAŞ FACEBOOK TWİTTER WHATSAPP ICAO, 2006 yılında çok pilotlu uluslararası ticari hava taşımacılığı (CAT) operasyonları gerçekleştiren pilotlar için yaş sınırını 60’tan 65’e çıkarmak üzere Standartlar ve Önerilen Uygulamalar’ı (SARP’ler) uygulamaya koymuştur. ICAO’nun son 19 yılda Tıbbi Hükümler Çalışma Grubu aracılığıyla yaş sınırlarının uzatılması konusunda yaptığı çalışmalara dayanarak, bu makale ICAO’nun yaş sınırını 67’ye çıkarmayı değerlendirmesini önermektedir. Bu değişiklik, 2006 yılında başarıyla uygulanan ve ek emniyet güvence önlemleri çerçevesinde hayata geçirilen yaklaşıma benzer bir yaklaşımı izlemelidir. ICAO Ek 1 — Personel Lisanslandırma, Bölüm 1 – Lisanslarla İlgili Tanımlar ve Genel Kurallar, ticari pilotlar için üst yaş sınırları standardını sağlar. Tek pilotlu ticari uçuşlar için bu sınır 60, çok pilotlu ticari hava taş...